Türk milleti tarihi boyunca iç ve dış tehditlerin odağı olmuştur.
Öyle ki bu tehditler siyasal, sosyal, ekonomik, kültürel ve psikolojik olarak süregelmiştir.
Milliyetçiliğimiz hemen her dönem unutturulmak, yozlaştırılmak istenilmektedir.
Oysa düşünün lütfen, milli kimliğini ve benliğini unutmuş toplumlar yok olmaya mahkum değil midir?
Şanlı tarihimize bir bakın; Türkler dillerine, kültürlerine ve maneviyatlarına sahip çıktığı zaman güçlü olmuş ve yükselmiştir.
İşte bu yüzden bizler, Türk milletinin evlatları olarak, geçmişimizi onurla anmalı, geleceğe umutla bakmalıyız.
Türkçülüğün temel değerlerini benimseyerek, milletimizin birlik ve beraberlik ile kalkınmasını sağlamalıyız.
Her Türk evladı bu değerlere sahip çıkmalı ve tarihimizi, kültürümüzü ve değerlerimizi koruyarak, yeni nesillere aktarmayı görev edinmelidir.
Türk milletinin tüm fertlerini dini, dili, kültürü ve bölgesi ne olursa olsun, eşit ve kardeş olarak görmelidir.
Bilgiye ve eğitime değer verip, daha fazla çalışmalıdır.
Bilim, sanat, ekonomi ve sosyal alan gibi hemen her konuda daha ileriyi hedefleyip, milletimizin refahını artırmayı amaçlayarak Türk milletinin birlik ve beraberliği için çaba göstermeli, kısaca “ben” yerine “biz” olmalıdır.
İşte her Türk evladının kısaca yapması gereken temel değerler bunlardır.
Peki nasıl yapacağız?
Vakti zamanında bu ülkeyi kurarken Gazi Mustafa Kemal, bunun yolunu göstermiştir.
Atatürk Türk Milletini tanımlarken; “Türkiye halkı, ırken veya dinen veya harsen birleşik ve yekdiğerine karşı hürmet ve fedakârlık hisleriyle dolu ve mukadderat ve menfaatleri ortak olan bir toplumsal hey’ettir” diye tarif etmektedir.
Kısacası Atatürk, Türk milletine biz olmayı; “Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir” diyerek ve “Ne Mutlu Türküm Diyene” sözleri ile kanıtlamıştır.
Keza “Ne Mutlu Türküm Diyene” sözü ise milletimizin birlik ve beraberliğini, gururunu ve köklerine bağlılığını yansıtan eşsiz bir ifadedir. Bu söz, her bir Türk’ün kalbinde yaşayan ortak bir hissi temsil etmektedir.
Ne diyelim; Türklüğümüze sahip çıkalım…
Ne Mutlu Türküm Diyene ve Türk gibi yaşayana…
Cumhuriyetimiz 100. Yaşında
29 Ekimde 1923’de Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ilan ettiği Cumhuriyetimiz bugün 100. yaşında.
Atatürk’ün vizyonu ve liderliği, çağdaş demokratik bir Cumhuriyetin temellerini atarken, egemenliği de millete verdi.
Millet olarak Cumhuriyetin ve demokrasinin kıymetini ise iyi anlamamız gerek.
Zira; Cumhuriyet ve demokrasi adil ve kapsayıcı bir toplumun temelidir.
Vatandaşlara kendi kaderlerini şekillendirme, haklarını koruma ve millet tarafından millet için bir yönetim sağlama yetkisi verirler.
İşte bu sebeple bugün Cumhuriyetimiz 1 asırı devirirken, değerini bilmeli ve ona sahip çıkmalıyız.
Bu vesile ile Cumhuriyetimizin 100. yaşı kutlu olsun.
Bir yanıt yazın